Page 8 - E-BÜLTEN
P. 8

Psikoloji


























Uzm. Psikolog Nazım SERİN



Akran Zorbalığı




Okullarda yapılan akran zorbalığı en basit ifadeyle, bir ya da daha fazla öğrencinin,
bir başka öğrenciye sürekli olarak olumsuz eylemlerde bulunmasıdır. Peki, okulda
bir sürü çocuk varken bu durumun neden bizim çocuğumuzun başına geliyor?




Çocuğunuz eskiye nazaran daha içe dönük, daha ürkek ve daha kırılgan bir yapıya bürünmüşse, artık okula
gitmek istemiyor ve devamlı uyumak istiyorsa akran zorbalığına maruz kalmış olabilir.

Okullarda yapılan akran zorbalığı en basit ifadeyle, bir ya da daha fazla öğrencinin, bir başka öğrenciye sürekli
olarak olumsuz eylemlerde bulunmasıdır. Peki, okulda bir sürü çocuk varken bu durumun neden bizim
çocuğumuzun başına geliyor? Akran zorbalığına maruz kalmış kişiler, yani “mağdurlar”, zorbaya fiziksel veya
mental açıdan güçsüz görünmektedir. Bu görüntü ise zorbalar tarafından bu kişilerin özgüvenleri düşük ve
değersiz oldukları ve saldırıya uğrasalar bile intikam almayacakları şeklinde yorumlanır. Bu durum, sürekli
olarak akran zorbalığına maruz kalan kişide de kaygı ve güvensizlik duygularını artırır. Bu da kendilerine olan
olumsuz bakış açısının daha da olumsuz olmasına neden olur ve kendilerini bir kısır döngünün içinde bulurlar.

Akran zorbalığına uğrayan çocukların aileleri aşırı koruyucu tavır sergilemekte aynı zamanda çocuğunun
başına gelebilecek her türlü çatışmayı önlemeye ve çocuğunun bu çatışmalarla yüz yüze gelmesini engel
olmaya çalışmaktadır. Çünkü çocuklarının bu tür olaylarla başa çıkamayacaklarını düşünürler. Aslında
ebeveynler böyle yaparak çocuklarını uygun çatışma çözme becerilerini öğrenmesine engel olurlar.
Araştırmacılar, ailelerin bu şekilde çocuklarını aşırı korumacı ve kollayıcı davranışları, zorbalığa maruz
kalmanın hem nedeni, hem de sonucu olduğuna inanmaktadırlar.

Zorba davranışının gelişmesinde ise ilk olarak bebeğin bakıcısı tarafından ilgisiz, sıcak olmayan yaklaşımlarla
yetiştirilmesidir. Bu tarz bir yetiştirme çocuğu saldırgan, empati yapamayan ve öfke davranışları gösterebilme
konusundaki riskleri yükseltmektedir. İkinci olarak sevgisiz büyüyen çocuğa tanınan fazla özgürlük de onun
saldırgan birisi olması ihtimalini yükseltecektir.

Ebeveynlerin aşırı kuralcı yetiştirme politikaları (cezalar, fiziki şiddet vb.) çocukta öfkenin oluşması için bir
diğer faktördür. Bu yüzden açık ve net kurallar koymak, ama fiziksel ceza vb. kullanmamak önemlidir. Son
faktör ise çocuğun mizacıdır. Diğer çocuklara göre daha hareketli ve daha çabuk parlayan çocukların ileride
saldırgan olma ihtimalleri daha fazladır.

8
   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13